Ana Sayfa
Twitter

Biz Kimiz?

Çocuklara yapılan her türlü olumsuz davranışı önlemek ve bunlara tepki çekmek amacıyla toplanmış duyarlı insanlarız. Amacımız taciz, tecavüz, zorla çalıştırılma, dayak, zorla evlendirilme gibi durumlara maruz kalmış çocuklara ulaşıp yardım edebilmek ve çocukların bu gibi davranışlara maruz kalmasını önlemektir. Önemli olan biraz olsun birşeyleri başarabilcek olmamızdır.

Sizlerden beklediğimiz oluşturduğumuz bu yapılanma içerisinde ne gibi sorunlarla karşılaşıldığını bildirmeniz ve buna hep beraber çözüm yolları aramamızdır.

Bu gibi durumlarda mektuplar, mailler sayesinde ve kimi zamanda toplu tepki oluşturmayı amaçlamaktayız . Ve çocuklar ile ilgili bu durumları elimizden geldği kadar medyaya ulaştırma ve sesimizi duyurma çabasındayız.

Sorunlarla karşılaşan ve bize başvuran insanları onlara yardım sağlayacak avukat, psikolog, öğretmen, doktor gibi kişilere yönledirmeye ve bir şekilde ilgili kurumlarla bağlantı kurmaya çalışacağız.

Çıktığımız bu yolda sizlerden de destek bekleyerek büyük bir tepki oluşturabilirsek onların hala çocuk olduğunu hissetmelerini sağlayabiliriz.

6 Aralık 2010 Pazartesi

Çocuk Tacizine Karşı Çizgi Film Karakterleri!

Bugün sosyal paylaşım ağlarında hesapları bulunan bir çok kişi, Çocuk Tacizine karşı herkes profil fotoğraflarını çizgi film karakteriyle değiştiriyor. Evet, insanların bir şeyler yapma çabalarını takdirle karşılıyorum, ancak bu girişimin yersiz olduğunu ve işe yaramayacağını savunuyorum. 

Bu radyo antenine kurdele bağlamak veya meme kanserine karşı yakanıza pembe kurdele takmaya benzemez. Burada sizin bu eyleminizi görüp çocuk tacizinden vazgeçecek kaç insan vardır sizce?
Birisi benim profil fotoğrafımdaki çizgi film karakterini görüp; "Aaaa arkadaşım beni kınıyor, çok üzüldüm, demek ki yanlış yapıyormuşum. Eh bari bundan sonra çocukları taciz etmeyeyim, dövmeyeyim, tecavüz etmeyeyim" mi diyecek? 


Çocuk tacizini yapanlar bizlerin onları kınamasıyla bu eylemlerinden vazgeçecek değiller. Mesele onları kınamak değil, mesele bu eylemi yapanların ortaya çıkış nedenlerini yok edebilmektir. Bu saatten sonra onlara yapabileceğimiz pek bir şey yok. Önemli olan yeni çocuk tacizcilerinin küçüklükten itibaren yetişmelerini engellemek. Bu da eğitimle gerçekleşir, burada aileden, okula, bireyden devlete herkese iş düşer. 


Tabi bir de yetenek, dans, şarkı vs. yarışmalarında, tv reklamlarında, dizi ve sinema filmlerinde çocukları yetişkinler gibi giydirip, birer yetişkin gibi davranmalarını sağlayarak tacizcilerin ağızlarının sularının akmasına neden olanlar var ki, onların durumları daha da vahim. Ve ne yazık ki bir çoğumun bu tarz görüntüyle sunulan çocukları çok seviyor ve ayakta alkışlıyoruz. Çocukların büyükler gibi görünmeleri, davranmaları bizlerde takdire şayan duygusu uyandırıyor. Oysa çocuklar çocuk olmalılar, çocukça davranmalılar. 


Bu olay bir küçük kız çocuğunun evde, annesinin makyaj malzemelerini kullanıp, takılar takıp süslenip püslenip evdekilere şarkı söylemesi kadar masum bir durum değildir. Tekrar söylüyorum, ekranlarda ve çevremizde gördüğümüz bu olay çok vahimdir, bir an önce durdurulması gereken şey işte budur! 

O yüzden bu tarz etki bırakan programları, filmleri, dizileri, reklamları şikayet etmekle başlayın, çizgi filmleri de oturun çocuklarınızla birlikte izleyin ;)


17 yorum:

Ecem Balcı dedi ki...

İyi günler diliyorum...Yazdıklarınıza kısmen katılıyorum...Tamam belki istismarcılara karşı bir önlem olmayacak ama bu kadar insanın duyarlılık göstermesi ve hiç olmazsa hatırlamayanların bu şekilde hatırlaması da bence çok iyi bir hareket..Ben de profilimi çizgi film karakteri yaptım..Ve sabahtan beri arama motorunda ne yapabilirim diye araştırıyorum..bence benim gibi bir çok insan daha var..

Sakarpiyon dedi ki...

Merhaba,
Öncelikle 1000 kadar okuma içerisinde zahmet edip yorum yazma inceliği gösterdiğiniz için teşekkürler.

Yazımın başında da bu çabayı yetersiz olarak görmeme rağmen takdirle karşıladığımı söyledim. Daha somut, elle tutulur şeyler yapmak gerekir. Üzerine uzun uzadıya tartışılabilir, ama şu bir gerçek ki mevcut tacizciler, çoğunlukla hasta insanlar; onların terapi ve tedaviye ihtiyaçları var. Onları kınayarak veya tepki göstererek bu eylemlerinden vazgeçiremeyiz. Öncelikle onları tespit edip, tedavi sürecine başlamalı ve onların çevresindeki çocukların bir kısmının taciz edilmesini ve bir kısmının da onlar gibi tacizci olmalarını engellemeliyiz. Kısacası zinciri kıracak hareketler gerekiyor, tek başımıza değil, STK ve Devlet kurumları el ele verip çalışmalı.

Eğer bu yazıyı okuyup halen ne yapacağını bilmeyenler varsa, şunu diyebilirim: Salt, Okul, derslik vs. yaptıran kurumlara yardım etmek yeterli değil. Sevgisiz büyütülen yeni nesle yardımcı olabileceğine inandığımız kurumlara da destek olalım.

Bir de yazıda değindiğim program, film, dizi, reklam gibi yapımlara karşı tepkimizi dile getirelim!

Tekrar teşekkürler,

Saygılarımla.

Ecem Balcı dedi ki...

Kesinlikle katılıyorum..İşte beni ve benim gibi birçok kişiyi yoğun iş temposu içinde bu konuya yönelmeyi çeken bu tarz bir girim oldu..Hiç olmazsa şuan ben bir birçok kişi ne yapabiliriz diye araştırıyoruz..Ben eminim ki bu şekilde, kuruluşlara destekler de artacaktır..

İyi günler dilerim..

Arson Ailesi dedi ki...

ellerinize sağlık

Sakarpiyon dedi ki...

Ecem Hızlı Balcı ve Arson Ailesi, ben de sizlere teşekkür ederim. Umarım herkes elinden geleni yapabilir.

Unknown dedi ki...

bende kulağa çok tuhaf gelebilir ama okan bayulgenin bir programında konu çocuk istismarıydı.... uzmanlardan biri şöyle birşey dedi ;
"herkez çocuğunuza sizin baktığınız gözle bakmayabilir " ve bunun üzerine tüm çocuk kıyafetlerini ve tüm televizyon programları gözümün önünden geçti kadına veya imgeye dönüştürlülmüş çocuklar :(( elif .

Sakarpiyon dedi ki...

Belki şu adresleri bir kez daha hatırlatmakta fayda var:

http://www.shcek.gov.tr
http://www.darulaceze.gov.tr
http://www.darussafaka.org.tr
http://www.umutcocuklari.org.tr
http://www.cydd.org.tr
http://www.tegv.org

Hürriyet Gazetesi bünyesindeki Acil Yardım Hattı: 0212 656 96 96

Adsız dedi ki...

tebrik ederim sisi bu konuya dıkkat çektirdiğiniz için çalışmanızın devamını dılerım

Adsız dedi ki...

iyi günler. Bir arkadasim facebook profilinde sunu paylasmis ve bana da mantikli geldi. Sizin de fikirlerinizi almak isterim.
"ARKADAŞLAR PROFİL RESMİNİZİ ÇİZGİ FİLM KARAKTERİNE ÇEVİRMENİN ÇOCUK İSTİSMARINI ENGELLEMEKLE HİÇBİR İLGİSİ YOKTUR,AKSİNE ÇOCUKLARIN PROFİLLERİNE KOLAYCA ULAŞMAK İÇİN PLANLANMIŞ BİR DÜZMECEDİR,CARTOON KARAKTERİNİ GÖRDÜKLERİNDE HER ÇOCUK FRİEND REQUESTİ KABUL EDİYOR VE BÖYLECE PROFİLLERİNE ULAŞILIYOR.KÖTÜ NİYETLİ İNSANLARIN BU TÜR ALDATMACALARINA DÜŞMEYELİM,HABERLERİ İZLEYİN LÜTFEN DÜNYA ÇAPINDA UYARI YAPILIYOR!!!"

Acaba bu yorumda yazanlar da dogru olabilir mi daha hassas olmak adina.

Adsız dedi ki...

insanlar koyun sürüsü gibi her duydugu seyde böyle bilinçsiz davrandigi sürece olacagi bu.sürüklenmeye,aldatilmaya,kullanilmaya mahkumsunuz.çünkü yaptiklarinizi sirf yapmis olmak için ya da baskalari yapiyor diye yapacak kadar acizsiniz.aklinizi basiniza almanin vakti çoktan geçti.

Adsız dedi ki...

Eleştirel bakış açısı için teşekkürler ama açıkcası bu yorum bana pek mantıklı gelmedi. Eğer bir tacizci bir çocuğun kendisinin arkadaşlık isteğini kabul etmesini istiyorsa, kendi profil resmini çizgifilm karakteri yapması kafidir. Neden herkesin profilini değiştirtmeye ihtiyaç duysun ki?

Sakarpiyon dedi ki...

Bu yorum, yazıyı yazana ait değil, sadece izleyicilerden gelen bir yorum. "Böyle de olabilir!" düşüncesini dile getirmişler.

Adsız dedi ki...

Bu facebook kampanyası da balon çıktı,ayrıca mantıklı değildi...Bu konuda yapılacak en mantıklı şey "bana kalsa hepsini öldürmek" ;yazıda belirtildiği gibi,çocukluktan itibaren iyi bir psikolojik eğitim vermek,bu nedenle ailelere büyük görevler düşüyor.

Ayrıca toplum olarak,maymunlar gibi her şeyi alkışlama huyumuzdan vazgeçmeliyiz.Son zamanlarda izlerken sinirimi çok bozan bir reklam var; PAPİA reklamı...Kaç kişi bu açıdan baktı bilinmez ama sapıkların o açıdan baktığına hiç şüphem yok,o reklamdaki masum küçük kız neden şuh bir kadın rolünde karşımıza çıkıyor,hangi gerizekalının fikri çok merak ediyorum,ayrıca RTÜK denen soyguncularla dolu kurumun ne iş yaptığını bu reklamı her izlediğimde düşünmeden edemiyorum

Sakarpiyon dedi ki...

Görüşlerinizin bir kısmına katılsam da "bana kalsa hepsini öldürmek" çözümünüz hiç doğru değil. Yazıda da açıklamaya çalıştığım gibi özellikle çocuklara karşı yönelik cinsel suç işleyenlerin büyük çoğunluğu hasta insanlar. Bu hastalığa da pedofili yani sübyancılık deniliyor. İnsanları sırf hasta oldukları için öldürmek ne kadar doğru? Onları gözetim altına alıp tedavi ve terapi uygulamak zorundayız.

Şöyle düşünelim, Allah korusun sizin çocuğunuzun başına böyle bir şey geldi, eğer gerekli terapi uygulanmaz ve aile desteği görmezse o çocuk büyüdüğünde büyük olasılıkla pedofili olacaktır (olmayabilir de). Kendi çocuğunuzu bu nedenle öldürmeye razı mısınız sorusun çıkar o zaman karşımıza.

Adsız dedi ki...

Sayın Sakarpiyon,matıken sonuna kadar haklısınız,fakat onlara karşı beslediğim sonsuz kin beni bu şiddet noktasına içimde taşımıyor değil..Ayrıca dediklerinizde katılamadığım tek nokta;bu hastalığın "sapkınlığın" tedavisi olduğuna inanmıyorum.Yazdıklarınızdan pedofili hakkında bilgi sahibi olduğunu düşünüyorum ve öğrenmek istediği bir şey var;çocuklarda büyüme çağında,özellikle cinsel dürtüler başladığında ebeveynlerin çocuklarının böyle bir eğilimi veya hastalığı olduğunun nasıl anlayabilirler ?

Sakarpiyon dedi ki...

Tedavisi var, ancak sürekli gözetim altında tutulmak durumundalar. Çok kaba olacak ama uyuşturucu veya alkol bağımlılığı ilerlemiş hastalar gibi düşünebiliriz.

Bu hastalıkla ilgili sizi yönlendirebilecek kadar tıbbi bilgiye sahip değilim, bu nedenle telafisi olmayacak bir tavsiye vermem mümkün değil.

Ancak bir ebeveyn olarak önerebileceğim tek şey, çocuğun cinselliği erken yaşta keşfedebileceğini unutmayıp, yaşına göre davranışlarında bize göre sıradışı bir şeyler olup olmadığını gözlemlemek olabilir. Bu hastalık gizli seyredebilir ve tetikleyecek dış etkenler nedeniyle de ortaya çıkabilir. En güzeli ve en doğrusu tabiki bir uzman görüşüne başvurmak.

Onun dışında çocukların cinsel yaşamlarını yönlendirmemizi sağlayacak yardımcı kitaplar edinmek ve kendimizi geliştirmek çözümlere yardımcı olur.

Misal Prof.Dr.Bengi Semerci'nin böyle bir kitabı var: "Çocuklarımızla Cinsellik Hakkında Nasıl Konuşmalı"

Kitapla ilgili bilgiye: http://bit.ly/fsymcE adresinden erişebilirsiniz.

Adsız dedi ki...

Sayın Sakarpiyon,verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim.

Yorum Gönder